18 Kasım 2009 Çarşamba

ellis boyd redding*

kısaca red ya da kızıl...

bütün zenciler gibi kırk yaşından büyük.

shawshank hapishanesinin 'istediğiniz her şeyi getirebilecek adam'ı; sigara, bir çanta dolusu eşya, isterseniz çocuğunuzun mezuniyetini kutlamak için bir şişe brendy.

fazla gizemli bulduğu için satrançtan nefret eder. öngörülerinde hep yanılır: andy ilk gece ağlamadığı için iki paket sigara kaybeder, altı yüz yıl sürer dediği tünel on dokuz yıldan daha kısa bir sürede kazılır ve bir gün anlar ki, 'umut iyi bir şeydir. hatta ondan daha iyi bir şey yoktur.'

o herkesin masum olduğu, avukatı kazık attığı için bulunduğu shawshank'teki tek suçludur. ve pişmanlığı orada olmaktan değil, yıllar öncesine gidip genç, aptal bir çocuğa, yapma, diyememektendir. çünkü o çocuk artık yoktur; sadece yaşlı bir adam...

izin almadan tek bir damla işeyemez, kırk yıl boyunca hep izin almıştır çünkü. şartlı tahliye ihlali ise hayatının ikinci suçudur. önce buxton'a gider. sanki robert frost şiirlerinden çıkmış gibi bir tarlanın kenarında andy'nin 'buraya kadar gelebildinse daha ileriye de gelebilirsin' yazan notunu okuduktan sonra 'zihuatanejo' diyerek yola koyulur.

ki, zihuatanejo pasifik kıyısında küçük bir kasabadır ve meksikalılar pasifik için, 'hafızası yok,' demektedir.


*: frank darabont, the shawshank redemption

Hiç yorum yok: