17 Temmuz 2014 Perşembe

yanlış anlama

onu tanıdığımda fransızca öğrenmeye çalıyordu. ve oldukça güzel konuştuğu beş dilin yanına altıncı olarak eklenecekti. şaşırdım ama şaşkınlığım dil öğrenmeye olan doğal yeteneğini fark edince giderek azaldı.

baltık denizi kıyısında doğmuş, orada büyümüştü. neden türkçe öğrendin sorusunun cevabı ise oldukça basit. "sekiz yaşındaydım ve kurs bedavaydı." üniversiteyi bitirince master için istanbul'a gelmiş, erkeklerin ilgi ve alakası eşliğinde üç yıl geçirmiş.

onu türkiye hakkında konuşturmak çok hoşuma giderdi. hâlâ da gider... "siz evde çok temiz ama sokakta çok pissiniz." "neden bardakları deterjanlı suyla yıkıyorsunuz ki?"

ama bir cümlesi var ki, hiçbir kitaptan ve hiçbir kimseden bu kadar çok şey öğrenmedim. çevirmeden, tıpkı onun gibi söylüyorum: "bir erkek eğer derse ki bana beni yanlış anladın. o zaman anlıyordum ki, ben onu doğru anladım."

3 yorum:

ligea dedi ki...

hehe..super anlatmis. Kutsal evimiz kutsayan erkeklerimiz

cecil dedi ki...

Sadece erkekler olsa..
Bir çoğunun sevgilisi o ifade..
Annem çok söyler bana, bende anlarım ki doğru yoldayım.. Bazen batar acıtırda ama olsun onlar benim gerçeğim..

verbumnonfacta dedi ki...

evet, bazan ebeveynlerimizin itirazı doğruluğumuza ve yolumuza kesinlik kazandırır.